Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesinde gerçekleştirilen Avrupa Birliği ile İlişkiler konulu sunumda konuşan Avrupa Birliği Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Dr. Fatih HASDEMİR, Avrupa Birliği yolundaki Türkiye için önemli olanın vatandaşın yaşam kalitesini ve refahını artırmak olduğunu, tam üyeliğin ise memnuniyeti daha da artıracağını belirtti.
Fen- Edebiyat Fakültesi Konferans Salonunda Sürekli Eğitim Merkezi tarafından gerçekleştirilen Avrupa Birliği ile İlişkiler konulu sunuma, Rektör Prof. Dr. İrfan ASLAN, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Fahri BAYIROĞLU ile Prof. Dr. Mehmet BİBER, akademisyenler ve öğrenciler katıldı. İlk kez geldiği Ağrıda hiç beklemediği bir kampüs ile karşılaştığını kaydeden Dr. HASDEMİR, kısa sürede bu kadar güzel bir kampüs inşa edildiğini ilk defa burada gördüğünü ve bunda emeği geçen Rektör Prof. Dr. İrfan ASLAN ve ekibine teşekkür ettiğini söyledi.
Türkiyenin Avrupa Birliği sürecinin uzun bir zaman dilimine dayandığını, böyle giderse bu hızla yaklaşık 60 yıl daha zaman alabileceğini aktaran Dr. HASDEMİR, Gün doğmadan neler doğar? Bekleyip görmek lazım dedi. Dostluk ve arkadaşlığın olmadığı, menfaat üzerine kurulu olan uluslararası ilişkilerde haklı olmanın yetmediğini, aynı zamanda güçlü olmanın da gerekli olduğunu vurgulayan Dr. HASDEMİR, Tüm sunumlarda problemlerin çözümü için 3 E formülünü anlatıyorum. Diyeceksiniz ki bu 3 E nedir? Bu 3 E iyi olursa, o memleket de iyi, kötü olursa her şey kötü olur. Bu 3 Eden bir tanesi ENERJİ. Ülkedeenerji varsa iyi olur ama yoksa hakikatten sıkıntı.
İkinci E, EKONOMİ. Ekonomi iyiyse her şey iyi olur dedi. Ekonomi kötü ise her şey kötü olur. Ama üçüncüsü var ki o hepsinden daha önemli. O olmaz ise hiç bir şey olmaz, o olur ise de her şey çok güzel olur. O da EHLAK dedi.
Ehlak, iyi olursa eğitim de güzel olur. Şimdi gerçekten uluslararası ilişkilerde bunu yabancılara anlatıyorum. Ahde vefa denilen şey maalesef yok. Maalesef verilen sözlerin tutulması yok. Avrupa Birliğinin genişlemesi konusuna gelince, 2004 yılında özellikle eski Doğu Bloku ülkelerin Avrupa Birliğine katıldığını görüyoruz. Biz 1959dan bu yana uğraşıyoruz. Dolayısıyla gelmek istediğim nokta şurası.
Avrupa Birliğine üyelik zor ve zahmetli bir süreç. Siyasi ve ekonomik kriterler var ama bunların üzerinde bir kriter var ki. O her şeyin üstünde.
Bu da siyasi irade. Bir Avrupa Birliği tam üyesi ülkenin Başbakanı bundan kısa bir süre önce özel görüşmede bize şunu söyledi. Avrupa Birliğine bir ülkeyi üye yapmak istedik mi bir gecede oturur karar verir ertesi gün alırız. Ama almak istemedik mi o ülkede üretilen salatanın boyunu ve ebadını bahane eder, yine de almayız.
Yani bütün mesele, siyasi irade meselesidir. Onun için bizde diyoruz ki haklı olmak yetmiyor. Güçlendikçe, onlar bize daha fazla ihtiyaç duydukça, bizim onlara olan ihtiyacımız daha da azalır, İki talebin kesiştiği noktada Türkiye birlik potasına girebilir. O zaman bunun iyi bir fikir olup olmadığına Türkiyedeki ve Avrupadakiler karar verebilecek diye konuştu.
Program, Prof. Dr. İrfan ASLANın Dr. Fatih HASDEMİRe plaket vermesi ile sona erdi.