11 Ekim 2013 Cuma 00:00
AĞRI İBRAHİM ÇEÇEN ÜNİVERSİTESİNDE AVRUPA BİRLİĞİ İLE İLİŞKİLER ELE ALINDI

 

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesinde gerçekleştirilen ‘Avrupa Birliği ile İlişkiler’ konulu
sunumda konuşan Avrupa Birliği Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Dr. Fatih HASDEMİR,
Avrupa Birliği yolundaki Türkiye için önemli olanın vatandaşın yaşam kalitesini ve refahını
artırmak olduğunu, tam üyeliğin ise memnuniyeti daha da artıracağını belirtti.
kralbet giriş hidden; text-align: justify;">Fen- Edebiyat Fakültesi Konferans Salonunda Sürekli Eğitim Merkezi tarafından
gerçekleştirilen Avrupa Birliği ile İlişkiler konulu sunuma, Rektör Prof. Dr. İrfan
ASLAN, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Fahri BAYIROĞLU ile Prof. Dr. Mehmet BİBER,
akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
İlk kez geldiği Ağrı’da hiç beklemediği bir kampüs ile karşılaştığını kaydeden Dr.
HASDEMİR, kısa sürede bu kadar güzel bir kampüs inşa edildiğini ilk defa burada
gördüğünü ve bunda emeği geçen Rektör Prof. Dr. İrfan ASLAN ve ekibine teşekkür ettiğini
söyledi.
Türkiye’nin Avrupa Birliği sürecinin uzun bir zaman dilimine dayandığını, böyle giderse bu
hızla yaklaşık 60 yıl daha zaman alabileceğini aktaran Dr. HASDEMİR, “Gün doğmadan
neler doğar? Bekleyip görmek lazım” dedi. Dostluk ve arkadaşlığın olmadığı, menfaat
üzerine kurulu olan uluslararası ilişkilerde haklı olmanın yetmediğini, aynı zamanda güçlü
olmanın da gerekli olduğunu vurgulayan Dr. HASDEMİR, “Tüm sunumlarda problemlerin
çözümü için ‘3 E’ formülünü anlatıyorum. Diyeceksiniz ki bu 3 E nedir? Bu 3 E iyi olursa,
o memleket de iyi, kötü olursa her şey kötü olur. Bu 3 E’den bir tanesi ENERJİ. Ülkede
enerji varsa iyi olur ama yoksa hakikatten sıkıntı. İkinci E, EKONOMİ. Ekonomi iyiyse
her şey iyi olur dedi. Ekonomi kötü ise her şey kötü olur. Ama üçüncüsü var ki o hepsinden
daha önemli. O olmaz ise hiç bir şey olmaz, o olur ise de her şey çok güzel olur. O da dedi,
EHLAK dedi. Ehlak, iyi olursa eğitim de güzel olur. Şimdi gerçekten uluslararası ilişkilerde
bunu yabancılara anlatıyorum. Ahde vefa denilen şey maalesef yok. Maalesef verilen sözlerin
tutulması yok. Avrupa Birliği’nin genişlemesi konusuna gelince, 2004 yılında özellikle
eski Doğu Bloku ülkelerin Avrupa Birliği’ne katıldığını görüyoruz. Biz 1959’dan bu yana
uğraşıyoruz. Dolayısıyla gelmek istediğim nokta şurası. Avrupa Birliği’ne üyelik zor ve
zahmetli bir süreç. Siyasi ve ekonomik kriterler var ama bunların üzerinde bir kriter var ki. O
her şeyin üstünde. Bu da siyasi irade. Bir Avrupa Birliği tam üyesi ülkenin Başbakanı bundan
kısa bir süre önce özel görüşmede bize şunu söyledi. Avrupa Birliği’ne bir ülkeyi üye yapmak
istedik mi bir gecede oturur karar verir ertesi gün alırız. Ama almak istemedik mi o ülkede
üretilen salatanın boyunu ve ebadını bahane eder, yine de almayız. Yani bütün mesele, siyasi
irade meselesidir. Onun için bizde diyoruz ki haklı olmak yetmiyor. Güçlendikçe, onlar bize
daha fazla ihtiyaç duydukça, bizim onlara olan ihtiyacımız daha da azalır, İki talebin kesiştiği
noktada Türkiye birlik potasına girebilir. O zaman bunun iyi bir fikir olup olmadığına
Türkiye’deki ve Avrupa’dakiler karar verebilecek” diye konuştu.
Program, Prof. Dr. İrfan ASLAN’ın Dr. Fatih HASDEMİR’e plaket vermesi ile sona erdi.

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesinde gerçekleştirilen ‘Avrupa Birliği ile İlişkiler’ konulu sunumda konuşan Avrupa Birliği Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Dr. Fatih HASDEMİR, Avrupa Birliği yolundaki Türkiye için önemli olanın vatandaşın yaşam kalitesini ve refahını artırmak olduğunu, tam üyeliğin ise memnuniyeti daha da artıracağını belirtti.

 

 

Fen- Edebiyat Fakültesi Konferans Salonunda Sürekli Eğitim Merkezi tarafından gerçekleştirilen Avrupa Birliği ile İlişkiler konulu sunuma, Rektör Prof. Dr. İrfan ASLAN, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Fahri BAYIROĞLU ile Prof. Dr. Mehmet BİBER, akademisyenler ve öğrenciler katıldı. İlk kez geldiği Ağrı’da hiç beklemediği bir kampüs ile karşılaştığını kaydeden Dr. HASDEMİR, kısa sürede bu kadar güzel bir kampüs inşa edildiğini ilk defa burada gördüğünü ve bunda emeği geçen Rektör Prof. Dr. İrfan ASLAN ve ekibine teşekkür ettiğini söyledi.

 

 

Türkiye’nin Avrupa Birliği sürecinin uzun bir zaman dilimine dayandığını, böyle giderse bu hızla yaklaşık 60 yıl daha zaman alabileceğini aktaran Dr. HASDEMİR, “Gün doğmadan neler doğar? Bekleyip görmek lazım” dedi. Dostluk ve arkadaşlığın olmadığı, menfaat üzerine kurulu olan uluslararası ilişkilerde haklı olmanın yetmediğini, aynı zamanda güçlü olmanın da gerekli olduğunu vurgulayan Dr. HASDEMİR, “Tüm sunumlarda problemlerin çözümü için ‘3 E’ formülünü anlatıyorum. Diyeceksiniz ki bu 3 E nedir? Bu 3 E iyi olursa, o memleket de iyi, kötü olursa her şey kötü olur. Bu 3 E’den bir tanesi ENERJİ. Ülkedeenerji varsa iyi olur ama yoksa hakikatten sıkıntı.

 

İkinci E, EKONOMİ. Ekonomi iyiyse her şey iyi olur dedi. Ekonomi kötü ise her şey kötü olur. Ama üçüncüsü var ki o hepsinden daha önemli. O olmaz ise hiç bir şey olmaz, o olur ise de her şey çok güzel olur. O da EHLAK dedi.

Ehlak, iyi olursa eğitim de güzel olur. Şimdi gerçekten uluslararası ilişkilerde bunu yabancılara anlatıyorum. Ahde vefa denilen şey maalesef yok. Maalesef verilen sözlerin tutulması yok. Avrupa Birliği’nin genişlemesi konusuna gelince, 2004 yılında özellikle eski Doğu Bloku ülkelerin Avrupa Birliği’ne katıldığını görüyoruz. Biz 1959’dan bu yana uğraşıyoruz. Dolayısıyla gelmek istediğim nokta şurası.

 

 

Avrupa Birliği’ne üyelik zor ve zahmetli bir süreç. Siyasi ve ekonomik kriterler var ama bunların üzerinde bir kriter var ki. O her şeyin üstünde.

 

 

Bu da siyasi irade. Bir Avrupa Birliği tam üyesi ülkenin Başbakanı bundan kısa bir süre önce özel görüşmede bize şunu söyledi. Avrupa Birliği’ne bir ülkeyi üye yapmak istedik mi bir gecede oturur karar verir ertesi gün alırız. Ama almak istemedik mi o ülkede üretilen salatanın boyunu ve ebadını bahane eder, yine de almayız.

 

 

Yani bütün mesele, siyasi irade meselesidir. Onun için bizde diyoruz ki haklı olmak yetmiyor. Güçlendikçe, onlar bize daha fazla ihtiyaç duydukça, bizim onlara olan ihtiyacımız daha da azalır, İki talebin kesiştiği noktada Türkiye birlik potasına girebilir. O zaman bunun iyi bir fikir olup olmadığına Türkiye’deki ve Avrupa’dakiler karar verebilecek” diye konuştu. 


Program, Prof. Dr. İrfan ASLAN’ın Dr. Fatih HASDEMİR’e plaket vermesi ile sona erdi.

 

 

 

 

 

 

Son Güncelleme: 11.10.2013 00:00
Anahtar Kelimeler:
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.