11 Ekim 2013 Cuma 00:00
AĞRI İBRAHİM ÇEÇEN ÜNİVERSİTESİNDE ENGELLİLERDE ERİŞEBİLİRLİK VE ULAŞABİLİRLİK ÇALIŞTAYI

 

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi Müdürlüğü tarafından ‘Engellilerde
Erişebilirlik ve Ulaşabilirlik Çalıştayı’ gerçekleştirildi.
Nezehat Çeçen Konferans Salonunda gerçekleştirilen çalıştaya, Vali Yardımcısı Ercan Ateş,
Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Biber, Engelli ve
Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürü Ayhan Metin, Türkiye Sakatlar Konfederasyonu Başkanı
Yusuf Çelebi, Türkiye Sakatlar Derneği Başkanı Şükrü Boyraz, Sakatlar Konfederasyonu
Genel Sekreteri Bilal Kızartıcı, Zihinsel Engelliler Federasyonu Başkanı Ömer Koç,
akademisyenler, idari personel ve öğrenciler katıldı.
Çalıştayın açılışında konuşan Vali Yardımcısı Ercan Ateş, engellilere hizmet konusunun
günümüzde uluslararası bir boyut kazanan en önemli konular arasında yer aldığını belirtti.
Ülkelerin de buna uygun olarak mevzuat uyumlaştırması ve diğer çalışmaları da hızla
yürüttüklerini kaydeden Vali Yardımcısı Ateş, “Valilik olarak kentimizde bu alanda yapılacak
çalışmaları önemsiyor ve destekliyoruz. Diğer taraftan engellilerin daha fazla sosyal,
ekonomik ve sportif hayata katılımı çabası içerisindeyiz. Bu konunun çalıştaya katılan
herkes tarafından önemsenmesini rica ediyorum. Çünkü günümüzde artık engelli kavramı bir
eksiklik değil, kazanımları olan pozitif bir ayrımcılığa dönüşmüştür. Hükümetimizin yapmış
olduğu çalışmalar neticesinde sosyal devlet anlayışının gereği birçok engelli vatandaşımız,
hizmetlerden rahatlıkla yararlanmakta ve sosyal yardımlardan faydalanmaktadır. Devlet
aktörlerinin bu önemli ve birincil öncelikli görevi ihmal etmesi söz konusu olamaz. Herkes de
bu bağlamda sorumluluk üstlenmeli ve gereken çalışmaları sürdürmelidir” diye konuştu.
Türkiye’de istatiksel olarak her 9 insandan birinin engelli ve özürlü olduğunu ifade eden
Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Biber, bu konudaki
çalışmaların son yıllarda daha bir bilinçli olarak arttığını ve dikkat çektiğini söyledi.
“Kanaatimce engellilik aslında bedenden önce beyinde başlamakta veya beyinde bitmektedir”
diyen Prof. Dr. Biber, “Fiziksel olarak özürlü veya eksik olmak, doğuştansa takdirdir
sonradan ise kazadır. Fakat normal düzeyde bir zihni tecrübeye sahip bizlerin, fiziksel olarak
eksikliği olan insanlara karşı yaptığımız muameleler, kurduğumuz ilişkiler aslında bizim
toplum olarak engelli ve özürlü olup olmadığımızın bir göstergesidir. Toplumdaki bir fiziksel
engelliyi, özürlüyü ne kadar benimsiyoruz, onun günlük hayatını ne kadar kolaylaştırıyor ve
ilişkilerimizi ne kadar sağlıklı kurabiliyoruz? Asıl bu sorunun cevabını aramak, kafa yormak
ve bu konudaki zihni engelleri ortadan kaldırmak gerekiyor düşüncesindeyim. Engellilerin
hayatını kolaylaştırmak için yaşam alanlarında küçük rötuşlar yapılması önemlidir. Biz
üniversite olarak bu anlamda merkezi kampüsümüzde bütün bunları gerçekleştirdik.
Yürüme bantları, merdiven çıkışları, bina içindeki hareketli ortamlar ve tuvaletlerde gerekli
düzenlemeler yapıldı. Var olan eksiklikler de kısa zamanda tamamlayacağız. İnanıyorum ki
engelli ve özürlülerin sosyal ve ekonomik hayata katılması yapılacak küçük rötuşlarla daha
kolay olacaktır” diye konuştu.

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi Müdürlüğü tarafından ‘Engellilerde Erişebilirlik ve Ulaşabilirlik Çalıştayı’ gerçekleştirildi.  Nezehat Çeçen Konferans Salonunda gerçekleştirilen çalıştaya, Vali Yardımcısı Ercan Ateş, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Biber, Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürü Ayhan Metin, Türkiye Sakatlar Konfederasyonu Başkanı Yusuf Çelebi, Türkiye Sakatlar Derneği Başkanı Şükrü Boyraz, Sakatlar Konfederasyonu Genel Sekreteri Bilal Kızartıcı, Zihinsel Engelliler Federasyonu Başkanı Ömer Koç, akademisyenler, idari personel ve öğrenciler katıldı. Çalıştayın açılışında konuşan Vali Yardımcısı Ercan Ateş, engellilere hizmet konusunun günümüzde uluslararası bir boyut kazanan en önemli konular arasında yer aldığını belirtti.

 

 

Ülkelerin de buna uygun olarak mevzuat uyumlaştırması ve diğer çalışmaları da hızla yürüttüklerini kaydeden Vali Yardımcısı Ateş, “Valilik olarak kentimizde bu alanda yapılacak çalışmaları önemsiyor ve destekliyoruz. Diğer taraftan engellilerin daha fazla sosyal, ekonomik ve sportif hayata katılımı çabası içerisindeyiz. Bu konunun çalıştaya katılan herkes tarafından önemsenmesini rica ediyorum. Çünkü günümüzde artık engelli kavramı bieksiklik değil, kazanımları olan pozitif bir ayrımcılığa dönüşmüştür.

 

 

Hükümetimizin yapmış olduğu çalışmalar neticesinde sosyal devlet anlayışının gereği birçok engelli vatandaşımız, hizmetlerden rahatlıkla yararlanmakta ve sosyal yardımlardan faydalanmaktadır. Devlet aktörlerinin bu önemli ve birincil öncelikli görevi ihmal etmesi söz konusu olamaz. Herkes de bu bağlamda sorumluluk üstlenmeli ve gereken çalışmaları sürdürmelidir” diye konuştu.

 

 

Türkiye’de istatiksel olarak her 9 insandan birinin engelli ve özürlü olduğunu ifade eden Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Biber, bu konudaki çalışmaların son yıllarda daha bir bilinçli olarak arttığını ve dikkat çektiğini söyledi. “Kanaatimce engellilik aslında bedenden önce beyinde başlamakta veya beyinde bitmektedir” diyen Prof. Dr. Biber, “Fiziksel olarak özürlü veya eksik olmak, doğuştansa takdirdir sonradan ise kazadır.

 

 

Fakat normal düzeyde bir zihni tecrübeye sahip bizlerin, fiziksel olarak eksikliği olan insanlara karşı yaptığımız muameleler, kurduğumuz ilişkiler aslında bizim toplum olarak engelli ve özürlü olup olmadığımızın bir göstergesidir. Toplumdaki bir fiziksel engelliyi, özürlüyü ne kadar benimsiyoruz, onun günlük hayatını ne kadar kolaylaştırıyor ve ilişkilerimizi ne kadar sağlıklı kurabiliyoruz? Asıl bu sorunun cevabını aramak, kafa yormak ve bu konudaki zihni engelleri ortadan kaldırmak gerekiyor düşüncesindeyim. Engellilerin hayatını kolaylaştırmak için yaşam alanlarında küçük rötuşlar yapılması önemlidir.

 

 

Biz üniversite olarak bu anlamda merkezi kampüsümüzde bütün bunları gerçekleştirdik. Yürüme bantları, merdiven çıkışları, bina içindeki hareketli ortamlar ve tuvaletlerde gerekli düzenlemeler yapıldı. Var olan eksiklikler de kısa zamanda tamamlayacağız. İnanıyorum ki engelli ve özürlülerin sosyal ve ekonomik hayata katılması yapılacak küçük rötuşlarla daha kolay olacaktır” diye konuştu.

 

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına bağlı 6 bin 94 kişi kapasiteli 117 bakım merkezinde 5 bin 620 boş yer olduğunu kaydeden Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Ayhan Metin, engellilerin her alanda rahat etmesi için fiziksel koşullarının iyileştirilmesi gerektiğini ifade etti. Bu bireylerin de toplumun parçası olduğunu vurgulayan Metin, “Engelli memur sınavıyla birçoğu istihdam edildi. 560 bin engelliye para, 408 bin kişiye evde bakım ücreti veriyoruz. Yaklaşık 1 milyon engelliye de doğrudan hizmet sunuyoruz. Ağrı’da 2 bin 574 kişi evde bakım parasından yararlanıyor” dedi.

 

 

Türkiye’de son 10 yılda engellilere yönelik önemli çalışmalara imza atıldığına işaret eden Sürekli Eğitim Merkezi Müdürü Öğr. Gör. Mustafa Öztürk, “Geçmişte ‘lanetli kişiler’ olarak nitelendirilen engelliler, zengin ailelerin çocuklarında da bu durumun ortaya çıkmasıyla topluma kazandırılması konusu tartışılmaya başlandı.

 

 

2002 yılındaki araştırmaya göre Türkiye’de 8.5 milyon engelli var. Engellilerimiz, erişebilirlik ve ulaşılabilirlik noktasında ciddi sorun yaşanıyor. Çarşıya çıkamıyor, toplumun ortak kullanım alanlarından faydalanamıyor. Bunun için de toplumla bütünleşmeleri ve iletişim kurmaları sağlanamıyor” diye konuştu.  Konuşmacıların sunumları ile devam eden çalıştay, öğrencilerin tiyatro gösterisi ile sona erdi. Program, Prof. Dr. Biber’in çalıştaydaki konuşmacılara plaket vermesi ile sona erdi.

 

Son Güncelleme: 11.10.2013 00:00
Anahtar Kelimeler:
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.