Eski MHP İstanbul Milletvekili MeralAkşener'e bir televizyon programında hakaret ettikleri iddiasıyla, gazeteciler Latif Erdoğan ve Cemil Barlas'ın yargılanmalarına devam edildi. Yargılama kapsamında Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez ile Kemalettin Özdemir'in tanık olarak ifadelerine başvurulduğu ve talimatla alınan ifadelerin mahkemeye sunulduğu öğrenildi
Gazeteciler Latif Erdoğan ve Cemil Barlas'ın, eski MHP İstanbul Milletvekili Meral Akşener'e bir televizyon programında hakaret ettikleri iddiasıyla 2 yıl 4 aya kadar hapis cezası istemiyle yargılandıkları davada, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez ile ilahiyatçı Kemalettin Özdemir'in tanık olarak ifadelerine başvurulduğu ve talimatla alınan ifadelerin mahkemeye sunulduğu ifade edildi.
İstanbul 23. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, sanıklar Cemil Barlas ve Latif Erdoğan katılmadı. Duruşmada tarafları avukatları temsil etti. Duruşmada, tanık olarak dinlenilmelerine hükmedilen Diyanet İşleri Başkanı Görmez ile Özdemir'in, bu talimat kapsamında, Ankara 39. Asliye Ceza Mahkemesi'nde ifadelerine başvurulduğu ve alınan bu ifadelerin mahkemeye ulaştırıldığı belirtildi.
Görmez'in ifadesinde, isminin geçtiği televizyon programını sonradan seyrettiği ve Meral Akşener"i tanıdığını ifade ederek,"Müştekiye ilişkin şahit olduğum hiç bir konu ya da konuşma olmamıştır. Sayın Meral Akşener'i tanırım, fakat bulunduğum ortamda bu televizyon programından önce kendisi ile ilgili tarafıma hiç bir konuşma ya da beyanda bulunmuş değildir. Olaya ilişkin başka bir bilgim yoktur." beyanında bulunduğu öğrenildi. Görmez, Diyanet üst yönetimi atamalarıyla ilgili emniyet istihbaratından bilgi amaçlı kendisini ziyarete gelen kamu görevlilerinin bulunduğunu ifadesinde anlatırken, "Konuşma esnasında sadece, "ellerinde bir materyal olduğunu" söylediler. Fakat bu materyalin kimle ilgili, neyle ilgili olduğunu ve keyfiyetini söylemediler, ben de sormadım. Zaten, "bulunduğumuz makam itibariyle bu tür materyallerin sorulmasına karşı olduğumuzu" da söyleyeyim. Yine bu materyalin herhangi bir görüntü ya da ses kaydı olup olmadığına ilişkin olarak da hiç bir konuşma geçmedi. Daha doğrusu ben böyle şeylere ve materyallere karar alırken ve karar sürecinde sunulmasının yanlışlığına inandığım için şahısların konuşmasına müsade etmedim. Fakat kesinlikle bu görüşmelerin hiç birinde sayın Meral Akşener ismi geçmiş değildir. Sonradan basından öğrendim." dediği öğrenildi.
Kemalettin Özdemir'in de tanık olarak verdiği ifadesinde, medyada kendisine yönelik algı operasyonu yürütüldüğünü ve sanıklar Barlas ile Erdoğan'ın yaptığı televizyon programını seyretmekten başka bir bilgisinin bulunmadığını belirttiği belirtildi. Özdemir'in ifadesinde, "Olaydan önce şahsıma ilişkin bir algı operasyonu yürütülüyordu. Bu operasyon kapsamında şahsıma ilişkin bir çok isnat ve ithamlarda bulunuluyordu. Ben müştekinin kasetinin bulunduğuna ilişkin televizyon programından önce herhangi bir bilgi sahibi değildim. Televizyon programında sanıkları seyrederken böyle bir konu geçince olaydan bu şekilde haberdar oldum. Öncesinde bilmiyordum. Fakat hiçbir kaset seyretmiş değilim. Seyreden ya da gerçekten bilen ve gören bir kimseyi de tanımıyorum. Sanıkların yaptığı televizyon programını seyretmek dışında olaya dair bir bilgim yoktur."cümleleri yer aldı.
Söz alan sanık avukatları, tanık beyanlarına karşı beyanlarını hazırlamak için mahkemeden süre istedi. Talebi kabul eden mahkeme, sanıklara beyanda bulunmaları için süre vererek duruşmayı 3 Kasım'a erteledi.
SÜREÇ
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Bürosu tarafından hazırlanan iddianamede, bir televizyon kanalında 11 Mayıs 2015'te yayınlanan programda katılımcı olarak bulunan Latif Erdoğan ve Cemil Barlas'ın, Akşener hakkında bazı iddialar içeren ifadeler kullandıkları belirtiliyor. Programın yazı dökümüne de yer verildiği iddianamede, Barlas'ın, Meral Akşener'in "bir kaseti olup olmadığı" sorusunu ortaya attığı, Erdoğan'ın da kaset iddiasını destekleyen açıklamalar yaptığı ifade ediliyor. Şüphelilerin kullandığı bu türden ifadelerin şikayetçinin şeref ve haysiyetini zedelediği, şikayetçi Meral Akşener'in TBMM üyesi ve aktif siyasette yer alması sebebiyle tartışma konusu olduğu, görevinden dolayı hakaretin gerçekleştirildiğinin vurgulandığı iddianamede, Erdoğan ve Barlas'ın, "kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret" suçundan 1 yıl 2 aydan, 2 yıl 4 aya kadar hapis cezasına çarptırılmaları isteniyor.
