09 Kasım 2014 Pazar 16:06
Ağrı'da 'Hz. Hüseyin Şehidê Kerbela' etkinliği

 Mustazaflar Cemiyeti Ağrı Şubesi ‘Hz. Hüseyin Şehidê Kerbela’ adlı program düzenledi. Programa İlin tanınan alimleri, STK temsilcileri, kanaat önderleri ve Taşlıçay Ehlibeyt Cemaati temsilcileri katıldı.

Programın gerçekleştirildiği sahnenin arkasına, Kobani bahanesi ile çıkarılan olaylar çerçevesinde katledilen 8 şehidin resmi asıldı.

Konferans salonunda düzenlenen programın sunuculuğunu Ahmet Faruk Çevik yaptı. Program Hafız M. Taha Tatlı’nın okuduğu Kuran-ı Kerim tilaveti ile başladı.

“Güçsüz olsanız da zulme boyun eğmeyin”

İlahiyatçı Suat Çelik, Ağrı Şubesi adına kısa bir konuşma yaptı. “Gün matem tutma günü değil, Hz. Hüseyin’in bıraktığı mesajı iyi anlama günüdür” diyen Çelik, Hz. Hüseyin’in gösterdiği mücadelenin çok önemli olduğunu vurguladı.

 Muharrem ayı denildiğinde Hz. Hüseyin’in Kerbela’da şehit edilmesinin akla geldiğini belirten Suat Çelik,” Muharrem ayı denildiği zaman aklımıza kerbela gelir. Kerbela denildiği zamanda aklımıza Hz. Hüseyin gelir. Kerbela nedir? Kerbela Hz. Muhammed Mustafa’nın ciğer paresi olan Hz. Hüseyin'in şehit olma günüdür. Müslümanlar için madem olan bir gündür. Ama bugün kerbela matemini tutmayacağız. Çünkü müslümanlar yıllardır kerbela’nın  matemini tutmuşlardır. Kerbela dediğinizde Hz. Hüseyin'in mesajı ve mesajdan neler söylenmek istediğini iyi öğrenmemiz lazım. 72 kişi ile yola çıkıp, Yezit gibi bir diktatöre başkaldırmak basit bir şey değildir. Ama Hz. Hüseyin biliyordu ki eğer o gün Yezide karşı çıkmaz ise zalime boyun eğer ise bundan sonra yezidler daha da pervasız olacak ve haddi aşacaklardı. İşte ondan dolayıdır ki Hz. Hüseyin'in kervanında bize şunu mesaj olarak bırakıyor güçsüz olsanız da zulme boyun eğmeyin. Canınıza, malınıza ve yakınlarınıza da mal olsa hiçbir şekilde zulme boyun eğmeyin diyordu. ” ifadelerini kullandı.

Daha sonra ilahi sanatçısı Özcan Hz. Hüseyin ile ilgili bestelenmiş eserler seslendirdi.

“Hz. Hüseyin’in Yezid’e biat etmesi bütün zalim sultanların meşruiyeti olacaktı”

Özcan’dan sonra Alimler Birliği Cemiyeti üyesi Molla Osman Tayfur bir konuşma yaptı. “Hz. Hüseyin, Yezide biat eğmesinin kıyamete kadar gelecek olan bütün zalim sultanların meşruiyeti olacak” diyen Molla Osman Tayfur sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yezidi bir zalim ve bir cahildi. Yezid zaten cahil olduğu için zalimleşmişti, ayyaş biri olmuştu. Hz. Hüseyin de biliyordu ki eğer Yezid'e biat ederse hiç şüphesiz kıyamete kadar telafisi olmayan bir günah işleyecekti. Hz. Hüseyin'in Yezid'e biat etmesi demek kıyamete kadar gelecek olan bütün zalim sultanların meşruiyeti demekti. Kıyamete dek hiçbir mümin ve muttaki zalime karşı baş kaldıramayacaktı. “ 

“Ya Hüseyince yaşayıp direneceğiz, yada tarihin lanetini üzerimize alacak yazid olacağız”

Kerbela’daki zulüm ile günümüz arasında bir kıyas yapan Molla Osman Tayfur, Diyarbakır’da fakirlere Kurban eti dağıttığı sırada katledilen 6 Müslüman gencin olayına değinerek,” Hz. Hüseyin’in mübarek bedeni at nalları ile çiğnendi, tıpkı Amed sokaklarında Kurban eti dağıtan yasinlerin, hüseyinlerin bedenlerinin insan kılıklı maymunlar tarafından arabalarla çiğnendiği gibi. Yani yezidler ve ibni ziyadlar her tarihte aynı yüze sahiptirler değerli Müslümanlar. Onun için her zaman Hüseyin’den yana tavır almak zorundayız. Ya Hüseyince yaşayıp, direneceğiz. Hüseyin’in mesajını nesillere ve çağlara sunacağız. Yada tarihin lanetini üzerimize alacak birer yezid olacağız “  sözleri salonda bulunanları duygulandırdı.

“Aramızdaki tefrikaları bırakarak elimizdeki zincirler ile yezidlerin yüzüne atalım”

Ehli beyti sevmenin imanın gereği olduğunu kaydeden Molla Osman Tayfur, Müslümanların kendi aralarındaki tefrika ve ihtilaflara son vererek bir araya gelmeleri gerektiğini vurguladı.

Molla Osman Tayfur,” Ehlibeyti sevmek imanın gereğidir. Onun için Müslüman olup ehli beyti sevmeyenin imanından şüphe edilir. Şiaların ve Sünnilerin en güzel ittifak ettikleri yer ehlibeyt sevgisidir. Bir Sünni olarak söylüyorum, ehlibeyti sevmek ve onlara salavat getirmek farzdır. Bizler teşehhüd, tahiyatta ale resule salavat getiririz. Ale resule salavat getirmediğimiz zaman sehiv secdesi yapmak zorundayız. Onun için geliniz bütün tefrika ve ihtilafları bir tarafa bırakalım elimizdeki zincirleri yezidilerin yüzüne, ibni ziyad ların yüzüne vuralım. Hüseyin ve Hasanın, Ali'nin ve diğer mübarek zatların sevgisinde kardeş olalım. İhtilaf ve tefrikalarımızı bir yana atalım ki yeniden kerbelalar yaşanmasın. Çünkü şu anda İslam aleminin her karış toprağı kerbela olmuştur. Çünkü Halep de, Hama da , Sabra Şatilla da, Geliyê Zilan da ve Müslüman coğrafyalarının her yerinde kerbelayı gördük. Ve bugünde her yer kerbela’ya dönmüş ve her günümüz aşura olmuştur. Yezidler her tarafta Hüseyinleri yok etmeye çalışıyorlar. Müslümanlar olarak birleşip, Allah’ın ipine sarılmalıyız. Kuran ve Sünnetin ışığında bir hayatı yaşayabilsek bu sefer kerbela’yı tersine çevireceğiz.  Biz kurtuluş ve özgürlüğümüzü, hürriyetimizi İslam'dan alırız. İslam, Kuran, Sünnet özgürlüğün ruhudur. “ şeklinde konuşarak Müslümanların kurtuluş reçetesini katılımcılara sundu.

Program Mustazaflar Cemiyeti Ağrı Şubesi Köy Komisyonu Başkanı Molla Abdulbari Durmaz’ın okuduğu dua ve yapılan aşure ikramı ile son buldu. 



















Son Güncelleme: 09.11.2014 16:06
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.