27 Şubat 2016 Cumartesi 22:08
Bingöl Sivil Toplum Örgütleri Buluşması

 Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Bu yeni süreçte muhatabımız milletimizin tamamıdır ve illerde muhataplarımız da sivil toplum kuruluşlarımızın meşru temsilcileridir. Başka da muhatabımız olmayacak. Elinde silah olan, tetiği elinde tutan ve ne zaman, ne yapacağı belli olmayan, yollara mayın döşeyen, molotof kokteyli elinde bulunduran kimseyi muhatap almayacağız. Önce bırakacaklar, bütün o silahları bırakacaklar, Türkiye'ye silah sokmayı durduracaklar ve bütün bu terörle aralarına mesafe koyacaklar" dedi.

Başbakan Davutoğlu, Ahmet Dursun Düğün Salonu'nda düzenlenen Bingöl Sivil Toplum Kuruluşları Buluşması'nda yaptığı konuşmada, bütün demokratik kazanımları koruyacaklarını ancak düşmana da fırsat vermeyeceklerini belirterek, Türkiye'nin huzuru için başlatılan demokrasi ve huzur operasyonunun sürdüğünü, saldırıları planlayan odaklar ile kırsal ve mücavir kesimdeki yapılanmalarının etkisiz hale getirildiğini söyledi.

Yaraların sarılması, birlikteliğin pekiştirilmesi için bir imar faaliyeti başlatmak üzere birlik, huzur ve demokrasi eylem planının hazırlandığını anımsatan Davutoğlu, bu eylem planının esasının devlet ve milletin el ele vererek yaraların sarılması olduğunu belirtti.

Bu arada, Diyarbakır Sur'dan gelenlere yardım elini uzatan Bingöllülere teşekkür eden Davutoğlu, ekonomik, sosyal boyutu bulunan eylem planının en çok önem verdiği ayaklarından birinin her ilde sivil toplum kuruluşlarından oluşan istişare meclisi kurulması olduğunu ifade etti.

Başbakan Davutoğlu, "Bundan sonra diyoruz ki, bu yeni süreçte muhatabımız milletimizin tamamıdır ve illerde muhataplarımız da sivil toplum kuruluşlarımızın meşru temsilcileridir. Başka da muhatabımız olmayacak. Elinde silah olan, tetiği elinde tutan ve ne zaman, ne yapacağı belli olmayan, yollara mayın döşeyen, molotof kokteyli elinde bulunduran kimseyi muhatap almayacağız. Önce bırakacaklar, bütün o silahları bırakacaklar, Türkiye'ye silah sokmayı durduracaklar ve bütün bu terörle aralarına mesafe koyacaklar. Bizim için tek muhatap bundan sonra sizin oluşturduğunuz sivil toplum kuruluşları forumlarıdır, meclisleridir" diye konuştu.

- "Ne talebiniz varsa karşılanacak"

Valililiğin görüşmeleri başlattığını, bundan sonra yakından takip edeceğini belirten Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ne talebiniz varsa karşılanacak. Ne isteniyorsa demokratik hak ve özgürlükler bakımından size zarar veren ne varsa konuşacağız. Sizi herhangi bir şekilde rahatsız eden hangi uygulama varsa anında tedavülden kaldıracağız. Sizin bu 'ülke benim de' diyerek sahiplendiğiniz ve aidiyet hissettiğiniz bu ülke, benim gibi bütün bakanlarımız gibi eşit şartlarda sahiplendiğiniz ülkede, sizin bu ülkeye aidiyetinizi sarsan, zayıflatan ne varsa onunla mücadele edeceğiz. Ne istiyorsanız. Ama sizden de isteğimiz aidiyetinizin derinlemesine sahip olduğunuz bu aidiyet bilinciyle Türkiye'yi, Bingöl'ü, Doğu ve Güneydoğu'yu kan çanağına döndürmek isteyenlere karşı omuz omuza durmanız, sivil toplum olarak 'bu bizim şehrimiz, bu bizim sokağımız. Burada çukur açamazsınız, burada mayın döşeyemezsiniz. Bu benim yaylam, bu benim dağım, bu benim dedemin bana miras bıraktığı topraklar' Buralarda benden habersiz, bana rağmen herhangi bir şey yapamazsınız' diye sesinizi yükseltmenizdir. Şeref meydanına çıkan yiğitlerin torunları da bugün aynı şerefli mücadeleyi vermek durumundadırlar."

Terör odaklarının, "baharın gelmesiyle bütün Türkiye'de masum canlara kıyacağız, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da yeni mücadeleler başlatacağız" tehdidinde bulunduğunu belirten Davutoğlu, bunların, bahardan, sadece ve sadece böyle bir nefret dilinin yaygınlaşmasını, inlerine girmiş teröristlerin o inlerden, mağaralardan çıkıp insanlara hayatı karartmalarını anladığını söyledi. Kendilerinin ise bahara, nevruza yeni bir aydınlık ışığın doğması için baktıklarını aktaran Davutoğlu, şöyle konuştu:

"Biz baharı barış ile bekleriz. Biz baharı şiirle destanla aşkla sevdayla bekleriz. Bizim baharımızda da güzümüzde de kışımızda da yazımızda da emin olun sadece ülke ve millet sevdası var. Sadece bu topraklardaki çocukların analarının ağlamaması için yürütülecek insanca mücadele var. Sadece ve sadece herkesin omuz omuza verdiği, barış içinde yaşadığı bir Türkiye var. Onlar baharı karartmaya hazırlansınlar, ben buradan bütün Doğu ve Güneydoğu Anadolu'ya sesleniyorum, biz bahar aydınlığına hazır olalım. Onların karşısında kesinlikle başınız eğik olmasın. Hiçbir şekilde, hiçbir şartta herhangi bir toprak parçamızda bu terör şebekelerine izin vermeyeceğiz. Bahar yaylalarımıza yeni bir dönemin bereketli mevsimini getirecek. Bahar şehirlerimize nevruz ateşinin yandığı güzel şenlikleri getirecek. Bahar bize hıdırellezin güzel atmosferini getirecek. Hep beraber nevruzu, baharı, hıdırellezi böyle karşılayalım, kardeşçe omuz omuza karşılayalım."

- "Gençlerin omuz omuza kayak yaptığı dağlar olsun"

Bingöl'ün sandıkları oylarıyla doldurduğunu, kendilerinin de buna hizmetlerle karşılık vereceklerini belirten Davutoğlu, bugün Hesarek Kayak Tesislerini açtıklarını anımsattı. Davutoğlu, "Çok önemli, sembolik değeri var. Biz diyoruz ki, bu dağlar kanların döküldüğü, gencecik çocukların bedenlerinin toprağa düştüğü dağlar olmasın. Bu dağlar, o karşı karşıya çatışan gençlerin omuz omuza kayak yaptığı dağlar olsun" dedi.

Diğer yatırımlara ilişkin de bilgi veren Davutoğlu, "Allah şahit, biz bu topraklara sadece muhabbet tohumu ekmeye geldik" diye konuştu.

Çocukların daha iyi şartlarda okumasını istediklerini, bunun için adımlar attıklarını belirten Davutoğlu, devletin merhamet elini görmek isteyenlerin her biri birinci sınıf villa şartlarında yetim ve kimsesiz çocukların aile ortamında kaldığı sevgi evlerine bakmasını istedi.

"Eğer bir belde kendi yetimlerine sahip çıkmazsa geleceğinden emin olamaz, bizim dinimizin bize öğrettiği şey yetim başını okşamayanın merhameti olmaz. Eğer bir yetim başını kendi çocuğunuz, kızınız, oğlunuz gibi okşamamışsanız merhamet duygunuz gelişmez. Eğer görmeyeniniz varsa gitsinler görsünler" ifadelerini kullanan Başbakan Davutoğlu, satranç oynadığı, sohbet ettiği çocukların kiminin mühendis, kiminin doktor, çoğunun da öğretmen olmak istediğini, buna çok sevindiğini aktardı.

- "Bambaşka yerlerde olabilirlerdi"

Davutoğlu, "Bu çocuklar düşünün eğer sahip çıkılmazlarsa beyni yıkanmış şekilde bambaşka yerlerde olabilirlerdi" dedi.

Sivil toplum kuruluşlarından gençlere sahip çıkmasını isteyen Başbakan Davutoğlu, "Bizim görevimiz onlar için istihdam şartları oluşturmak, yapıyoruz, şahitsiniz ve yine şahitsiniz bunlar yapmaya çalıştığımız her barajı yıkmaya çalışıyorlar. Kurduğumuz her şantiyenin iş makinelerini yakıyorlar, açtığımız hastanelerin ambulanslarını yakıyorlar. İşte buna karşı bizim bu gençlere sahip çıkmamız lazım. İstihdam için her türlü imkanımızı kullanacağız. Eğitim için her türlü seferberliği yapacağız ama sizin göreviniz bu bölgenin çocuklarına sahip çıkmak, bizim kadar, devlet kadar da o bölgenin eşrafının, seçkinlerinin görevidir. Sivil toplum olarak mutlaka onlara sahip çıkmanız gerektiğini düşünüyorum" diye konuştu.

Bingöl'e yapılan yatırımları anlatan Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Son 14 yılda Bingöl'de tam 8 milyar liralık yatırım yapmışız, 4 bin 739 projeyi Bingöl'e kazandırdık. 14 yılda bin 539 derslik inşa ettik, 6 bin 202 öğretmen atadık. Bugün Bingöl'de derslik başına düşen öğrenci sayısı 23, Türkiye genelinde 25, Bingöl'ün eğitim bakımında şartları en iyi şarttır. 9 milyon ders kitabını ücretsiz dağıttık. 2007'de Bingöl Üniversitesini kurduk ve şehirle iç içe geçmesinden memnun oldum. Bugün itibariyle 13 bin 195 öğrenci var. 11 spor tesisi, 16 sağlık tesisi, 5 bin 544 konut yaptık, daha da yaygınlaştıracağız. 79 ıslah tesisi, 7 gölet ve sulaması inşa ettik."

Bingöl'ün kayak ve termal tesislerinin olduğunu anımsatan Başbakan Davutoğlu, artık mevcut havaalanının sadece Bingöllüleri değil dünyanın her yerinden gelen turistleri taşıması gerektiğini belirtti.

Bingöl'deki belediyelere 14 yılda 828 milyon lira kaynak aktarıldığını dile getiren Davutoğlu, "Bingöl Belediye Başkanımızdan dağılımı istedim, 2014 yılında personele yüzde 17, yatırıma yüzde 76 kaynak ayırmış. 2015'te yatırıma yüzde 46, personele yüzde 18, bu AK Parti belediyeciliği ile HDP belediyeciliği arasındaki temel farktır. Mardin Belediyesi'nin harcamalarını bir çok yerde paylaştım, yatırıma yüzde 7 ayırıyor, personele yüzde 80 çünkü o personel üzerinden terör örgütlerinin militanlarına kaynak aktarılıyor. Sadece Mardin'de değil, Van'da, Diyarbakır'da bir çok yerde. Bunların hepsini denetleyeceğiz" değerlendirmesinde bulundu.

Halka hizmet eden herkesin arkasında olacaklarını vurgulayan Davutoğlu, yerel yönetimleri de güçlendireceklerini aktardı.

Bu arada, Başbakan Davutoğlu, AK Parti İl Başkanlığı, Bingöl Şehit Aileleri Gazileri ve İnsan Hakları Derneğini ziyaret etti. Davutoğlu, burada dernek yöneticileri ve şehit yakınlarıyla bir süre görüştü.

(Bitti)

Son Güncelleme: 29.02.2016 11:37
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.