Elazığlı elektrik teknisyeni Fethi Ahmet Bezgin, bir zamanlar Fırat Nehri'nde karşı kıyıya geçmeye çalışan insanların can simidi olarak kullandığı su kabaklarından, aplik, abajur ve avize yapıyor.
Keban Hidroelektrik Santralinde 26 yıldır elektrik teknisyeni olarak çalışan ve ailesiyle kuruma ait lojmanda yaşayan Bezgin, 2 yıl önce su kabağından aplik, abajur ve avize türü aydınlatma araçları yapmaya başladı.
İlk başladığında ailesinden ve çevresinden "Nedir bu, neden uğraşıyorsun?" eleştirileri alan Bezgin, zamanla yaptığı objelerle herkesin takdirini ve desteğini kazandı.
Bu zanaatı ticari amaçlı değil hobi olarak yapan Bezgin, evini ve bahçesini adeta atölyeye çevirdi. Sosyal paylaşım sitesinde de sergilediği çalışmalarına Türkiye'nin çeşitli illerinden gelen taleplere kayıtsız kalmayan Bezgin, yaptığı ürünleri maliyeti karşılığında isteyenlere gönderiyor.
- "Türkiye'nin çeşitli yerlerinden isteyenler oldu"
Bezgin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık 2 yıl önce ev işlerinde kullanmak için matkap aldığını söyledi. Daha sonra matkapla neler yapabileceğini internette araştırdığını ve karşısına su kabağının çıktığını anlatan Bezgin, "Ben neden yapamayayım, diye düşündüm ve ilk etapta bir su kabağı edinerek bunu lamba şekline getirdim." ifadelerini kullandı.
Su kabağından ortaya çıkan eserin hoşuna gittiğini ve 8-10 kabakla bu işe başladığını belirten Bezgin, "İlk başta, 'Nedir bu, neden uğraşıyorsun?' diye eleştiren insanlar, işin güzelliğini görünce destek olmaya başladılar. Eşim, iş arkadaşlarım, destek oluyor. Boş vakitlerimde evde bu işi yapıyorum." dedi.
Bölgede keklik besleyenlerin keklik kafesi olarak kullandıkları su kabaklarının piyasada pek bulunmadığına dikkati çeken Bezgin, su kabaklarını teminde sıkıntı yaşadığını kaydetti.
Zamanla bir bölümünü atölyeye çevirdiği evinde ve bahçede, su kabağından genelde aplik, abajur ve avize türü aydınlatma gereçleri yaptığını ifade eden Bezgin, yaptığı çalışmayı işlediği objenin modeline göre, bir gün ile bir hafta arasında tamamladığını dile getirdi.
Sosyal paylaşım sitesinde yaptığı ürünleri sergilediğine de değinen Bezgin, "Türkiye'nin çeşitli yerlerinden bu kabaklardan isteyen oldu. Ben bu işi hobi olarak yapıyorum, ticari amaçlı yapmadığım için isteyen insanlara maliyeti karşılığında gönderdiğim oldu. Beğenip isteyen arkadaşlar ve komşular için yapıyorum." diye konuştu.
- Su kabağının lambaya dönüşümü
Su kabağının çeşitli şekillerde 10-11 modeli olduğunu dile getiren Bezgin, şöyle devam etti:
"Osmanlı döneminde askerler su matarası olarak kullanmış. Ev hanımları, rutubetten uzak tuttuğundan evlerde bakliyat saklamak, su taşıma işinde, banyo tası, bölgede, yüzme bilmeyen insanlar su kabağını can yeleği olarak kullanmış. Bellerine bağlayarak Fırat'ı karşıdan karşıya geçen insanları biliyoruz, duyuyoruz. Bizim jenerasyon, bunu lambaya çevirmeyi başardı."
Bu kabağının yetişme sürecinde 25-30 kilograma kadar çıktığını anlatan Bezgin, şunları kaydetti:
"Normal ağırlığının üçte ikisini kaybedene kadar bitki üzerinde bekliyor. Daha sonra bunları koparıp güneş almayan havadar yerlere asarak 3 ay boyunca kurutma aşamasına alıyoruz. Kurutma aşamasında içerideki nemi dışarı verdigi için dışarıda bir küf tabakası oluşuyor. Bundan sonra işleme aşamasına geçmek için ilk önce sıcak suda bekleterek bulaşık teliyle bu küfleri kazıyoruz. Normal kabağı ortaya çıkardıktan sonra altını yine matkap yardımıyla açıp iç temizliğini yapıyoruz. İç temizliği bittikten sonra kabağın modeline göre üzerine hangi objeyi işleyeceksek o objeyi çizerek veya kalıp şablon çıkarıp yapıştırarak hobi matkabıyla delme işlemlerini yapıyoruz. Bu delme işlemleri neticesinde boyanacaksa eğer bir takım su bazlı boyalarla boyasını yaptıktan sonra boncuklama işlemini yapıyoruz. En son elektrik tesisatını bağlayıp görücüye çıkarıyoruz."
