25 Mart 2017 Cumartesi 11:40
Uludağ Ekonomi Zirvesi Artışta

Türk Telekom Üst Yöneticisi (CEO) Paul Doany, "İnsan faktörünü unutmamak bizim iş hayatımızın bir parçası. Teknoloji alanında çalışan bireyler çok kibirli olurlar. Bazen açıkçası insan faktörünü unutarak yanlış ürün tasarlayabilirler." dedi.

Doany, bu yıl 6'ncısı düzenlenen Uludağ Ekonomi Zirvesinde, DenizBank CEO'su Hakan Ateş'in yönettiği "Girişimcilik: Türkiye Ne Yapmalı?" başlıklı oturumdaki konuşmasında, problemin parçası olan insanların problemi çözemeyeceğini söyledi.

"Dünya bu kadar hızlı bir şekilde değişirken doğru becerileriniz yoksa çok fazla teknolojiye odaklanıp pazarlama kısmını kaçırırsanız ciddi bir sıkıntıyla karşılaşırsınız." diyen Doany, şirketlerin önemli bir kısmının aslında bu kadar hızlı değişen bir dünyaya adapte olmaya çalıştığını, bu nedenle başarısız olma riskinin bulunduğunu belirtti.

Başarısız olma riskini kendi hayatında ve kariyerinde erken safhalarda öğrendiğini aktaran Doany, genç bir mühendis olarak bir şirkette çalıştığı sırada, önemli bir proje için kendisinden yaş ve kariyer olarak üstte olan bireylerle masaya oturduğunu dile getirdi. Doany, "Benim deneyimim yoktu ama o yaşlı deneyimli mühendislerin soruyu çözebilecek cevapları yoktu fakat benim vardı." görüşünü iletti.

Doany, iş hayatının teknolojinin gelişmesiyle daha kolay ve güvenli hale geldiğine işaret ederek, "Ama daha önemli olan bir şey varsa o da insanı odağımıza almak. İnsan faktörünü unutmamak bizim iş hayatımızın bir parçası. Teknoloji alanında çalışan bireyler çok kibirli olurlar. Bazen açıkçası insan faktörünü unutarak yanlış ürün tasarlayabilirler. İş hayatımda benim öğrendiğim derslerden bir tanesi bu oldu." diye konuştu.

 

- "Bir şirketi satmak için kurmamamız gerekiyor"

 

Türk Telekom ile çalışırken bilişim sektöründe çalışan şirketleri satın aldıklarını anlatan Doany, şunları söyledi:

"Satın aldığımız şirketlerin kurucuları kendi hisselerinden vazgeçtiler ama şirket için çalışmaya devam ettiler. Şirketlerin ortalama hayatını düşündüğünüz zaman oldukça eski şirketlerdi bunlar. Mesela IBM örneğini veririm ben. Kendisini yenileyebilen ve keşfedebilen bir şirkettir. Eski şirketler önemlerini kolay bir şekilde muhafaza edemezler. Muhafaza edenler ise 25-30 yaşındaki şirketler kendilerini yeniden yaratarak bunu başarabilirler. İnovasyon ile yolumuza devam edebilmek, anlamlı bir iş kurmamızı sağlayacaktır. Kurumsal yatırımlarla, girişim sermayesiyle büyük şirketler daha küçük şirketleri desteklemelidirler. Yani sadece sermayenin getirdiği şeye odaklanmamalı kar payı getirisine bakmamalı. Bir şirketi satmak için kurmamamız gerekiyor."

Doany, Türkiye'nin kendisi için çok önemli bir ülke olduğunun altını çizerek, "Türkiye'de oldukça fazla yatırım yaptım. İnandığım, yaşadığım ve şirketlerine katkıda bulunabileceğim bir ülkede yatırım yapmayı tercih ettim." ifadesini kullandı.

 

- "Gençlerin benim tavsiyeme ihtiyacı yok"

 

Girişimcilere, "Google kuracağız" diye yola çıkmamaları önerisinde bulunan Doany, herkesin kendi yeteneği ve potansiyeli ölçüsünde hayal kurup, bu doğrultuda yatırım yapması gerektiğini aktardı.

Doany, "Gençlere tavsiyeniz nedir?" sorusunu ise şöyle yanıtladı:

"Gençlerin benim tavsiyelerime çok ihtiyacı yok diye düşünüyorum ama şirketler için önemli olan bir şey varsa o da şu; Startupların riskleri çok büyük oluyor. Dolayısıyla genç girişimcilerin başarılı olma şansları oldukça düşük. Pazardaki risklerin yanı sıra yeterli yeteneklere sahip olmamaları nedeniyle bir şirket içinde gençler çalışırlarsa başarılı olacaklardır.

Çünkü hata yapma şansları biraz daha artacaktır. Genç girişimcilere şunu söylüyorum; gerçekten girişimci ruhunuz varsa paranızı saklayın, yatırın işe. Ya da paranızı biraz erteleyin bir işte çalışın, deneyim kazandıktan sonra bu yatırımı yapabilirsiniz. Çünkü bu ilk etapta çok riskli olacaktır."

Son Güncelleme: 25.03.2017 11:41
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.