Malatya'nın ilk yerleşim yerleri arasında bulunan ve halk arasında "Eski Malatya" olarak da bilinen Battalgazi ilçesindeki tarihi Malatya Kalesi'nin yıkılan surlarının 550 metrelik bölümü, restorasyon çalışmaları sonrası eski ihtişamına kavuştu.
Tarihi kaynaklarda, Roma İmparatoru Trajanus tarafından milattan sonra 98-117 yıllarında yapımına başlandığı, 532 yıllarında İmparator Jüstinianus'un tamamladığı aktarılan, 72 burç ile 13 kapısı olan 2 bin 850 metre uzunluğundaki tarihi surlar, zamanla meydana gelen aşınmalar nedeniyle restorasyona alındı.
Surların kalıntıları bulunan 550 metrelik kısmı Malatya'nın Battalgazi Belediyesi öncülüğünde Kültür ve Turizm Bakanlığı, Vakıflar Genel Müdürlüğü ve Malatya Valiliği koordinesinde aslına uygun restore edilerek ihtişamlı günlerine kavuştu.
Battalgazi Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, eski Malatya olarak bilinen Battalgazi ilçesindeki 2 bin 850 metre uzunluğundaki tarihi surların geçmişte ilçenin etrafını çevrelediğini anlattı.
Surların büyük bölümünün geçmiş yıllarda tahrip olduğunu belirten Gürkan, tehdit altındaki tarihi kalenin kültürel miras olması nedeniyle Kültür ve Turizm Bakanlığı, Vakıflar Genel Müdürlüğü, Malatya Valiliği ve sivil toplum örgütlerinin desteğiyle çalışma başlatıklarını söyledi.
Gürkan, surların ilçe tarihi açısından büyük öneme sahip olduğunu anlatarak, "Battalgazi Anadolu'yu anayurt yapan destan şehirdir. Anadolu'nun temelleri burada atılmıştır." dedi.
- "Yoğun bir çalışma içerisindeyiz"
Tarihi surların önemine dikkati çeken ve yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi veren Gürkan, şöyle devam etti:
"Tarihi surlar, 72 hurç, 13 kapı ve 2 bin 850 metre uzunluğundadır. Surların batı tarafındaki ön kısmında yıkık halde bulunan 550 metrelik bölümde kamulaştırma ve restorasyon çalışmalarını tamamlandık. Surların batı tarafında kalan kısmında belli bir aşama kaydettik ve aslına uygun restorasyon işlemi yapıldı. Sadece surların restorasyonu değil buradaki tarihi eserlerin ve kültürel mirasın gelecek kuşaklara aktırılması ve bu bölgeye aidiyet olgusunun kazandırılması noktasında yoğun bir çalışma içerisindeyiz. İlçemizdeki Osmanlı ve Selçuklu eserleri, Emevi, Abbasi dönemine ait eserleri gün yüzüne çıkarmak, yok olmasını önleme noktasında devlet kurumları, belediyeler ve sivil toplum kuruluşları yoğun çalışıyoruz."
Gürkan, tarihi surların eski ihtişamına kavuştuğunu belirterek, "Burayı bir turizm merkezi yapma noktasında gayret ve çaba içerisindeyiz." diye konuştu.
Surların içerisinde kalan tarihi eserlerin de restorasyonu için çalışmaları sürdürdüklerini aktaran Gürkan, "UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici Listesinde yer alan Arslantepe Höyüğü ile bütünleştirilerek buranın bir turizm merkezi haline getirilmesi noktasında gayret göstereceğiz." dedi.
