MUŞ - Muş'ta 2 bin 800 rakımlı Kurtik Dağı eteklerinde konaklayan yaylacılar, ramazan ayını serin yaylalarda doğal hayatla iç içe geçiriyor.
Terör olayları nedeniyle uzun yıllar kullanılmayan ve Çözüm Süreci'nin başlamasıyla son yıllarda tekrar hayvancılığa açılan yaylalara yerleşen aileler, yılın yaklaşık 8 ayında hayvancılık için oldukça verimli olan yüksek rakımlı yaylalarda yaşıyor.
Sıcak yaz günlerinde ramazan ayını Kurtik Dağı eteklerinde geçiren yaylacılar, sahuru yaptıktan sonra günün ilk ışıklarıyla mesaiye başlıyor.
Serin yaylalarda erkekler sürüleri otlatırken, kadınlar ise sağdıkları sütlerle peynir, kaymak ve yoğurt gibi başlıca gıdalarını yapıyor.
Süt sağım işleminin ardından çadırların temizliğini yapan kadınlar daha sonra yaktıkları odun ateşinde iftar yemeklerini hazırlıyor.
Annesi, babası, eşi ve çocuğuyla Kurtik Dağı eteklerine kurdukları çadırlara yerleşen Emin Rençber, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaylacılığın zorluklarını anlattı.
Rençber, 120 küçükbaş hayvanıyla ilkbahar aylarında çıktıkları yaylalarda Ekim ayına kadar kaldıklarını söyledi.
Ramazan ayının yaylada özellikle sıcak yaz mevsiminde zahmetli olduğunu aktaran Rençber, "Ramazanı burada geçiriyoruz. Sahurumuzu ve iftarımızı yapıyoruz. Akşam iftardan sonra ailemizle çayımızı içerek vakit geçiriyoruz. Bu yıl çoban tutmadık hayvanlarımızla kendimiz ilgileniyor, sağımını ve kırkımını yapıyoruz. Sağdığımız sütlerle sabah peynir yapıyoruz. Ramazan yaylada güzel geçiyor. Bu yıl iklim de güzel, serin geçiyor çok şükür. Tabii oruçluyuz sıcakta doğal olarak susuyoruz ama bu yıl hava serin olduğu için çok şükür daha rahat geçiyor" diye konuştu.
Baba Necmettin Rençber ise "Yaylada hayvanlarımızla uğraşıyoruz. Bazen öyle oluyor ki ağzımız kuruyor ama Allah için orucumuzu tutuyoruz. Sahurdan sonra hayvanlarımızı otlatıyoruz. İftara kadar ayaktayız" ifadesini kullandı.