İslami kimliğiyle bilinen Hilal TV'de dün akşam yayınlanan 'gece mesaisi' isimli programda bayanların ön plana çıkarılması ve şarkı söyletilmesi duyarlı Müslümanlar tarafından sosyal medyada yoğun bir şekilde eleştirilmişti. Bu eleştirileri dikkate alan Hilal Tv Genel Yayın Yönetmeni Hakan Saruhan, konuyla ilgili olarak bir açıklama yaptı.
Kamuoyundan gelen tepkiler üzerine Hakan Saruhan'ın, "Hilal TV’ye yapılan eleştiri ve saldırılara cevabımdır!" başlığıyla yaptığı açıklama şu şekilde:
Öncelikle Hilal Tv İzleyicisinden dün akşam yayınlanan ve dışardan bakıldığında nahoşmuş izlenimi veren programdan dolayı özür dilerim. Şimdi de maddeler halinde yapılan eleştiri ve saldırılara cevap vermek istiyorum.
1) Hilal TV A9, Kanal 7 ve TGRT mi oldu? Bunu söylemek için Hilal TV yi hiç takip etmiyor olmak gerekir. Bir haftalık yayın akışı içerisinde rast gelinmiş bir program da ve o programında konuklarına bakarak bu yargıya varmak ne kadar doğrudur sizin adaletinize bırakıyorum. Hilal TV tüm programlarında ve yayın ilkesinde Vahyin Kırmızı çizgisini (Haramları) kırmızı çizgisi, Vahyin yeşil çizgisini (Helalleri) de yeşil çizgisi bilir. Unutmayın bir şeyi yargılarken parçaya değil bütüne bakmak gerekir. Ama birileri ille de saldırmak istiyorsa onlarda hesaplarını Allah’a verir.
2) Hilal TV’yi Mustafa İslamoğlu Hoca mı yönetiyor? Bir çok cemaatte işler bu şekilde yürüdüğü için Akabe de aynı şekilde algılanıyor. Mustafa Hoca bizim Hocamız ve kendisinden ilmi olarak istifade ettiğimiz büyüğümüzdür. Televizyonu ise bir yönetim kurulu yönetir. Programları ise program icra kurulu takip eder. Mustafa Hoca ilkeleri belirler, ufuk çizer ancak programlara, içeriklere hele ki konuklara hiç karışmaz. Ama birileri sanıyor ki Hilal de kuş uçsa Mustafa Hocadan habersiz olmaz diye. Hayır arkadaşlar bu camia da iş ehline verilir. Her yönetici kendi alanından sorumludur. Burada sizin kafanızdaki gibi bir Şeyh – Mürid ilişkisi yoktur. Çünkü bu camia şahsiyetlerden oluşur.
3) Hilal TV hata yapamaz mı? Elbette ki yapar. Çünkü Hilal TV yi de insanlar yönetmektedir. Önemli olan yapılan hataya sahip mi çıkıyor, ısrar mı ediyor konusudur. Ama Hilal TV yi hatasız görmek isteyenler varsa keşke bu mümkün olsa diye dua ederiz. Ama bunun mümkün olmadığını hepimiz sanırım biliyoruzdur. Peki Hilal hatasını savunur mu? Asla. Hatalarımız hatadır ve bundan dolayı özür de dileriz, Rabbimizden af ta isteriz.
4) Hilal TV reyting kaygısı duymakta mıdır? Kurulduğu ilk günden beri bu tür kaygısı hiç olmamıştır Hilal TV’nin. Eğer reyting kaygısı olsaydı tüm yayın akışını ona göre dizayn ederdi. Ekranlarından hakkı haykırmak yerine birilerinin hoşuna gidecek yayınlar yapardı. Gazze bombalanırken tüm yayınlarını kesip günlerce Gazze yayını yapmazdı. Hatta bu tür yayınlar yaptığında reklamlarını dahi bir çok kez kaldırıp kazancından dahi vazgeçtiği bir çok kez olmuştur.
5) Eleştiri yapan arkadaşlar eleştirilerini daha düzgün yapamazlar mıydı? Elbette yapabilirlerdi. Bu eleştirileri sosyal medya da paylaşan arkadaşların hemen hemen hepsi benim sosyal medyadan arkadaşım. Pe ki bu durumu bana özelden yazamazlar mıydı? Elbette yazanlar oldu konuştuk ve kendilerine teşekkür ettim. Akıl edemeyip genele açık yapan kardeşlerime de hakkımı helal ediyorum. Ancak maksatlı, kasıtlı paylaşım yapan ve bu paylaşımı Mustafa İslamoğlu Hocaya saldırı malzemesi ve Hilal TV’ye saldırı malzemesi yapanları da Allah’a havale ediyorum. Unutmayalım Ahiret var. Bir kardeşimize, bir camiaya yada bir kuruma karşı önce Hüsnü zan besleyelim olmaz mı? Unutmayalım Rabbimiz ‘Müminler ancak kardeştirler’ diyor. O zaman kardeşlik hukukuna dikkat edelim.
6) Hilal TV’de böyle bir programa ihtiyaç var mı? İnsan oğlunun farklı duyguları ve halleri vardır. Üzülmek, hüzünlenmek, sevinmek, gülmek ve eğlenmek gibi. Bu tür duygular kişiden kişiye değişir. Kimi insan da hüzün ağır basar kimin de de güldürü. Bu duygularımızı hayatımızdan söküp atamayız. Bir televizyon kanalı olarak izleyicilerimizi bilgilendirmenin yanın da güldürmek te görevimizdir. Ancak elbette ki bunlara ekranlarımız da aynı ölçü de yer vermiyoruz. İzleyicilerimizden en çok aldığımız eleştirilerden bir tanesi müzik – eğlence programı eksikliği. Bir de bir kısım izleyicimiz ‘Gece büyük çocuklarımız diğer kanallardaki talk show programlarını izliyor siz de helal dairesi içerisinde yapsanız da çocuklarımızı bu adamlardan kurtarsanız’ diye bize mail ve telefon açmaktadırlar. Biz de acaba insanımızın bu isteğini karşılayabilir miyiz diye bu programı yapmaya karar verdik. Tabi programa gelen olumlu tepkileri sizlere aktarmıyorum bile. Elbette ki bu tür programlar çok risklidir. Çünkü daha baştan eğlenmeye, gülmeye karşı duran kemikleşmiş bir yapımız vardır. Hatta bazı arkadaşlar düğünleri dahi sevinme değil ağlamaya çevirmektedirler. Lütfen bu konu da birbirimize biraz daha anlayış gösterelim. Allah bize ağlama ve üzülme hislerini verdiği gibi sevinme ve gülme hislerini de vermiştir. Bu duygularımızı öldürmeyelim ama terbiye edelim.
7) Peki bu program nasıl oldu da gözden kaçtı? Diye soracak olanlara kısaca bilgi vermek istiyorum. Bir program yayına girmeden önce yayın konukları liste olarak bize verilir ve onaydan geçtikten sonra yayına alınırlar. Burada özellikle kıyafet ve kişinin toplumdaki algısı en önemli çizgilerimizdendir. Bu programın sunucusu da liste verdi ve listeden onayladıklarımız ve liste dışı bıraktıklarımız oldu. Ancak sunucu arkadaş bizden habersiz liste dışı iki bayanı programa davet etmiş ve benim onayımdan geçtiği düşünülerek fragman yayına girmiş. Ben hemen programın yönetmenini aradım ve gerekli şeyleri söyledikten sonra konukların iptalini istedim. Ancak arkadaşımız sunucu ile de görüşüp her türlü tedbiri aldıklarını bana ilettiler. Ben de en ufak bir olumsuzluk olursa programın ilk yayını son yayını olur dedim. Programdaki sıkıntı bayanların dar pantolon giymeleri, ayak ayak üstüne atmaları ve tüm katılımcıların birlikte kahkaha atmaları idi. Elbette ki ben program anında gerekli müdahaleler de bulundum. Fakat birileri programı hiç izlemeden ekrandan bir görüntü çekip doğru olanı da yanına bir kat daha ekleyip sununca izlemeyenler bir algı ile karşılaşıp verilmesi gerekenin çok üstünde tepki verdiler.
8) Bu programın sekiz ay – bir yıldır Hilal TV de yayınlanıyor mu? Bu program daha önce Hilal TV de 22.02.2014 – 28.06.2014 tarihleri arasında dört ay yaklaşık 20 program yapıldı. Sonra yaz tatili nedeni ile yayından kaldırıldı. Bu tip bir iki sıkıntılı program olduğu için program yeni dönem de yayına konmadı. Ancak programcının çok ısrarı ve programı takip edenlerin de ısrarı ile program ilk defa 25.2.2015 tarihinde yani dün akşam yayına girdi. Bu programın sekiz ay – bir yıldır Hilal TV’de yayınlandığını söyleyenlere duyurulur. Lütfen biraz araştıralım ki yalan söyleyip günaha girmeyelim.
9) Peki bu eleştiri ve saldırı yapanlar diğer kanallar da bu tür programlar izliyorlar mı? Hilal TV’yi izliyorlar mı? İşte insanı en çok üzen nokta da burası. Bir çok kardeşimizi tenzih ederim. Ancak bir kısım Müslüman var ki kendisine helalmiş gibi diğer kanallara ölçüsüzce bir çok şeyi izleyip iş dini kanallara gelince aslan kesiliyorlar. Sanki kendilerine bazı şeyler helalmiş gibi. Bir de Hilal Tv yi hiç izlemeyip sadece kulaktan dolma, yapılan paylaşım ve yorumlara inanıp bir şeyler söyleyenler var. Unutmayın bilmediğiniz hakkında konuştuğunuz şeylerin çoğu zandır ve de günahtır. Bir kez daha belirtmek isterim ki Hilal TV’yi takip edip dün akşam ki programda tesettüre uymayan ve Müslüman ahlakıyla uyuşmayan bir ortam gören kardeşlerimizden bir kez daha özür dilerim. İnsanı hata yaparız ama bir daha yapmamak içinde daha fazla gayret gösteririz.
Tüm kardeşlerimizden helallik istiyor ve Allah’a emanet ediyorum.
Hakan Sarıhan
Hilal TV Genel Yayın Yönetmeni
