25 Mart 2016 Cuma 11:10
Prof. Dr. Ali Cımbız Migren Ağrılarından Kurtulmak İçin Ağrı Kesici Kullanılmamasını Söyledi!


Gaziantep Zirve Üniversitesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ali Cımbız, migren ağrıları hakkında açıklamalarda bulundu. Cımbız, yağlı et ürünlerinin tüketilmesi ve spor yapılmaması durumunda baş ağrısı ve migren ağrısının görülebileceğini açıkladı. Aynı zamanda dil ve dil kenarında görülen diş izlerinin de bu ağrılara neden olabileceğini belirtti.  

Prof. Dr. Ali Cımbız, migrende birçok etkinin olduğunu açıkladı. Aynı zamanda bu etkilerin kadınlarda ve erkeklerde farklı yorumlandıklarını da belirtti. Cımbız, kadınlarda regl dönemlerinde gelen şiddetli baş ağrılarının migreni tetikleyebileceğini dile getirdi. Ayrıca bu baş ağrılarına hormonların sebep olduğunu da ifade etti.  
Cımbız; “Adet dönemlerinin önce ve sonrasında olabilecek baş ağrısı her ay en az beş on gün sürebilir.

Çok stresli bir iş varsa veya kadın evde çocuklarıyla ve eşiyle ilgili mutsuz bir hayat sürüyorsa bu kadın için önemli bir migren potansiyeli oluşturur. Erkek için ise en önemli şey iş hayatında mutsuz, çok yoğun stresli bir iş yapıyor veya aşırı alkol ve sigara kullanıyorsa migren için baş ağrısı önemli bir etken oluşturur” dedi. Bütün baş ağrılarını gerilim tipi baş ağrısı olarak nitelendiren Cımbız şöyle dedi: “Migren, boyun ve sırt kaynaklı ağrılar, psikolojik veya stresli rahatsızlıkların hepsi gerilim tipi baş ağrısıdır.

Ve insanların iş yapabilme kapasitesini çok büyük oranda etkileyen bir problemdir. Beslenme şeklimiz ve hayat şeklimiz baş ağrısı için bir potansiyel oluşturuyor ve özellikle kadınlar erkeklerden daha fazla baş ağrısı çekiyorlar. Regl dönemlerinde kadınların bütün hormonlarını etkilendiği için birçok kadın regl döneminde baş ağrısı çekmektedir.

Kadınlar da stres daha yoğun olduğundan evin sorumluluğu, çocuklarıyla ilgilenmeleri, eşleriyle olan ilişkileri yani psikolojik olarak da erkeklerden daha fazla baş ağrısına neden olmaktadır. Diğer önemli şey ise kadınların sırt boyun bölgesi kasları ve kemik yapısı erkeklere göre daha zayıftır.

Bu da özellikle boyun kaynaklı baş ağrısında gerilimin artması için önemli bir etken oluşturuyor.” ’Migreni tedavi etmek için karaciğer ve bağırsaklarınızı rahatlatmalısınız diyoruz tam tersi modern tıp ilaç verin diyor ağrıyı kesiyor ama bu sefer karaciğer bağırsak sistemine zarar veriyor’ şeklinde konuşan Cımbız şöyle devam etti: “Migren de yapılan en büyük hata migren ağrısı için ağrı kesici kullanmak.

Bu bir kısır döngüdür. Yani siz migreninizi tedavi etmek için devamlı ilaç alırsanız hiçbir zaman migren iyileşmeyecektir. Migren hastasıysanız ilk yapacağınız şey hayatınızı değiştirmek. Yaşadığınız hayat şekli size migreni getiriyor.

Modern tıbbın verdiği ilaçları kullanmak yerine doğru beslenme ve egzersiz yapmak daha makuldür.

Şimdi egzersiz dediğimiz zaman da insanlar gidip fitness yapıyorlar elli kilo ağrılık kaldırıyorlar koşu bandında koşuyorlar. Bizim istediğimiz egzersiz bu değil egzersiz yapmak hayatımızın içinde olması lazım. Mesela arabanızı uzak yere park edip yürüyün, asansör kullanmayıp merdivenleri kullanın, doğa yürüyüşleri yapın, dolabınızı kendiniz silin eve temizlikçi almayın.

Bunların hepsi egzersizdir aktivitedir. Kimseye fitness da koşun, basketbol oynayın plates yapın demiyoruz. Hareket hayatınızın içinde olsun çünkü çok fazla hareket de zararlıdır. Hastalarımızın %20’si egzersiz yaparken kendini yaralıyor.”

Migren ağrıları hakkında açıklama yapan Prof. Dr. Ali Cımbız, ağrılardan kurtulmak için ağrı kesici kullanmanın yanlış bir seçim olduğunu söyledi.. 

Gaziantep Zirve Üniversitesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ali Cımbız, migren ağrıları hakkında açıklamalarda bulundu. Cımbız, yağlı et ürünlerinin tüketilmesi ve spor yapılmaması durumunda baş ağrısı ve migren ağrısının görülebileceğini açıkladı. Aynı zamanda dil ve dil kenarında görülen diş izlerinin de bu ağrılara neden olabileceğini belirtti.  

Prof. Dr. Ali Cımbız, migrende birçok etkinin olduğunu açıkladı. Aynı zamanda bu etkilerin kadınlarda ve erkeklerde farklı yorumlandıklarını da belirtti. Cımbız, kadınlarda regl dönemlerinde gelen şiddetli baş ağrılarının migreni tetikleyebileceğini dile getirdi. Ayrıca bu baş ağrılarına hormonların sebep olduğunu da ifade etti.  

Cımbız; “Adet dönemlerinin önce ve sonrasında olabilecek baş ağrısı her ay en az beş on gün sürebilir. Çok stresli bir iş varsa veya kadın evde çocuklarıyla ve eşiyle ilgili mutsuz bir hayat sürüyorsa bu kadın için önemli bir migren potansiyeli oluşturur. Erkek için ise en önemli şey iş hayatında mutsuz, çok yoğun stresli bir iş yapıyor veya aşırı alkol ve sigara kullanıyorsa migren için baş ağrısı önemli bir etken oluşturur” dedi.

Bütün baş ağrılarını gerilim tipi baş ağrısı olarak nitelendiren Cımbız şöyle dedi: “Migren, boyun ve sırt kaynaklı ağrılar, psikolojik veya stresli rahatsızlıkların hepsi gerilim tipi baş ağrısıdır. Ve insanların iş yapabilme kapasitesini çok büyük oranda etkileyen bir problemdir. Beslenme şeklimiz ve hayat şeklimiz baş ağrısı için bir potansiyel oluşturuyor ve özellikle kadınlar erkeklerden daha fazla baş ağrısı çekiyorlar.

Regl dönemlerinde kadınların bütün hormonlarını etkilendiği için birçok kadın regl döneminde baş ağrısı çekmektedir.

Kadınlar da stres daha yoğun olduğundan evin sorumluluğu, çocuklarıyla ilgilenmeleri, eşleriyle olan ilişkileri yani psikolojik olarak da erkeklerden daha fazla baş ağrısına neden olmaktadır. Diğer önemli şey ise kadınların sırt boyun bölgesi kasları ve kemik yapısı erkeklere göre daha zayıftır.

Bu da özellikle boyun kaynaklı baş ağrısında gerilimin artması için önemli bir etken oluşturuyor.” ’Migreni tedavi etmek için karaciğer ve bağırsaklarınızı rahatlatmalısınız diyoruz tam tersi modern tıp ilaç verin diyor ağrıyı kesiyor ama bu sefer karaciğer bağırsak sistemine zarar veriyor’ şeklinde konuşan Cımbız şöyle devam etti: “Migren de yapılan en büyük hata migren ağrısı için ağrı kesici kullanmak.

Bu bir kısır döngüdür. Yani siz migreninizi tedavi etmek için devamlı ilaç alırsanız hiçbir zaman migren iyileşmeyecektir. Migren hastasıysanız ilk yapacağınız şey hayatınızı değiştirmek. Yaşadığınız hayat şekli size migreni getiriyor. Modern tıbbın verdiği ilaçları kullanmak yerine doğru beslenme ve egzersiz yapmak daha makuldür.

Şimdi egzersiz dediğimiz zaman da insanlar gidip fitness yapıyorlar elli kilo ağrılık kaldırıyorlar koşu bandında koşuyorlar. Bizim istediğimiz egzersiz bu değil egzersiz yapmak hayatımızın içinde olması lazım. Mesela arabanızı uzak yere park edip yürüyün, asansör kullanmayıp merdivenleri kullanın, doğa yürüyüşleri yapın, dolabınızı kendiniz silin eve temizlikçi almayın. Bunların hepsi egzersizdir aktivitedir. Kimseye fitness da koşun, basketbol oynayın plates yapın demiyoruz. Hareket hayatınızın içinde olsun çünkü çok fazla hareket de zararlıdır. Hastalarımızın %20’si egzersiz yaparken kendini yaralıyor.”

Migren ağrıları hakkında açıklama yapan Prof. Dr. Ali Cımbız, ağrılardan kurtulmak için ağrı kesici kullanmanın yanlış bir seçim olduğunu söyledi.. 

Gaziantep Zirve Üniversitesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ali Cımbız, migren ağrıları hakkında açıklamalarda bulundu. Cımbız, yağlı et ürünlerinin tüketilmesi ve spor yapılmaması durumunda baş ağrısı ve migren ağrısının görülebileceğini açıkladı.

Aynı zamanda dil ve dil kenarında görülen diş izlerinin de bu ağrılara neden olabileceğini belirtti.  
Prof. Dr. Ali Cımbız, migrende birçok etkinin olduğunu açıkladı. Aynı zamanda bu etkilerin kadınlarda ve erkeklerde farklı yorumlandıklarını da belirtti. Cımbız, kadınlarda regl dönemlerinde gelen şiddetli baş ağrılarının migreni tetikleyebileceğini dile getirdi.

Ayrıca bu baş ağrılarına hormonların sebep olduğunu da ifade etti.  
Cımbız; “Adet dönemlerinin önce ve sonrasında olabilecek baş ağrısı her ay en az beş on gün sürebilir. Çok stresli bir iş varsa veya kadın evde çocuklarıyla ve eşiyle ilgili mutsuz bir hayat sürüyorsa bu kadın için önemli bir migren potansiyeli oluşturur.

Erkek için ise en önemli şey iş hayatında mutsuz, çok yoğun stresli bir iş yapıyor veya aşırı alkol ve sigara kullanıyorsa migren için baş ağrısı önemli bir etken oluşturur” dedi.

Bütün baş ağrılarını gerilim tipi baş ağrısı olarak nitelendiren Cımbız şöyle dedi: “Migren, boyun ve sırt kaynaklı ağrılar, psikolojik veya stresli rahatsızlıkların hepsi gerilim tipi baş ağrısıdır. Ve insanların iş yapabilme kapasitesini çok büyük oranda etkileyen bir problemdir.

Beslenme şeklimiz ve hayat şeklimiz baş ağrısı için bir potansiyel oluşturuyor ve özellikle kadınlar erkeklerden daha fazla baş ağrısı çekiyorlar. Regl dönemlerinde kadınların bütün hormonlarını etkilendiği için birçok kadın regl döneminde baş ağrısı çekmektedir. Kadınlar da stres daha yoğun olduğundan evin sorumluluğu, çocuklarıyla ilgilenmeleri, eşleriyle olan ilişkileri yani psikolojik olarak da erkeklerden daha fazla baş ağrısına neden olmaktadır.

Diğer önemli şey ise kadınların sırt boyun bölgesi kasları ve kemik yapısı erkeklere göre daha zayıftır. Bu da özellikle boyun kaynaklı baş ağrısında gerilimin artması için önemli bir etken oluşturuyor.” ’

Migreni tedavi etmek için karaciğer ve bağırsaklarınızı rahatlatmalısınız diyoruz tam tersi modern tıp ilaç verin diyor ağrıyı kesiyor ama bu sefer karaciğer bağırsak sistemine zarar veriyor’ şeklinde konuşan Cımbız şöyle devam etti: “Migren de yapılan en büyük hata migren ağrısı için ağrı kesici kullanmak. Bu bir kısır döngüdür. Yani siz migreninizi tedavi etmek için devamlı ilaç alırsanız hiçbir zaman migren iyileşmeyecektir. Migren hastasıysanız ilk yapacağınız şey hayatınızı değiştirmek. Yaşadığınız hayat şekli size migreni getiriyor.

Modern tıbbın verdiği ilaçları kullanmak yerine doğru beslenme ve egzersiz yapmak daha makuldür. Şimdi egzersiz dediğimiz zaman da insanlar gidip fitness yapıyorlar elli kilo ağrılık kaldırıyorlar koşu bandında koşuyorlar. Bizim istediğimiz egzersiz bu değil egzersiz yapmak hayatımızın içinde olması lazım. Mesela arabanızı uzak yere park edip yürüyün, asansör kullanmayıp merdivenleri kullanın, doğa yürüyüşleri yapın, dolabınızı kendiniz silin eve temizlikçi almayın. Bunların hepsi egzersizdir aktivitedir. Kimseye fitness da koşun, basketbol oynayın plates yapın demiyoruz.

Hareket hayatınızın içinde olsun çünkü çok fazla hareket de zararlıdır. Hastalarımızın %20’si egzersiz yaparken kendini yaralıyor.

Son Güncelleme: 25.03.2016 11:14
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.